Sayfalar

31 Mart 2012 Cumartesi

Uçak Korkusu : Uçaklar Gerçekten Güvenli mi ?


Merhaba! Blogumdaki konuyla ilgili ilk yazımı hangi konuda yazacağım konusunda uzun tereddütlere düştüm ama, anlattığım gibi uçaklar ve havacılığın bende bir tutku halini almasının çıkış kaynağı uçak korkumdu. Ben de blogumda da buradan yola çıkmaya karar verdim ve uçakların güvenliğiyle ve uçak korkusuyla ilgili bir yazı hazırladım.


Sürekli duyuyoruz ”uçaklar en güvenli taşıma aracıdır” diye ama, ne kadar doğru ? Gerçekten korkmaya gerek var mı ? Gelin havacılığın ve uçakların tarihinden günümüze kadar önce istatistiklere ve rakamlara bir göz atalım, Wright kardeşlerin ilk uçuşundan bu yana ne uçuş güvenliğinin nasıl geliştiğinden söz edip sonra da insanların uçaktan korkma sebeplerini inceleyelim.


İstatistiksel Olarak En Güvenli Taşıma Aracı (mı ?)


Uçak korkusu olan herkese ilk söylenen şey budur. ”Niye korkuyorsun ki ? Uçaklar istatistiksel olarak en güvenli taşıma aracı!”. Elde ettiğim istatistiklere göre, bu kısmen doğru. Bir göz atalım.

Katedilen yola göre tutulan istatistiklere bakarsak, uçaklar birinciliği kimseye kaptırmıyor. Bu istatistiklere göre, uçakların her bir milyar kilometrelik yolculuk başına düşen ölüm sayısı yalnızca 0.05 ve bu alanda en yakın takipçisi olan otobüslerden (1 milyar km başına 0.4 ölüm) yaklaşık on kat daha güvenli.

Gökyüzünün En Güvenli Araçlarından Boeing 777
Gel gelelim yolculuk süresi ve sefer sayısına göre tutulan istatistiklerde uçaklar sıralamada biraz geriliyor. Her bir milyar saatlik yolculuk başına düşen ölüm sayısına göre yapılan sıralamada, uçaklar bir milyar saatlik yolculuk süresi başına 30.8 ölümle, otobüslerin (11.1) ve az farkla demiryolunun da (30) gerisinde kalıyor ve üçüncü sıraya sahip. Sefer sayısına göre tutulan istatistiklerde ise durum biraz daha nahoş. Her bir milyar sefer başına düşen ölüm sayısı 117 olan uçaklar, bu alanda yalnızca bisiklet ve motorsikleti geride bırakabilmiş ve 1 milyar sefer başına 4.3 ölümle birinci sırayı alan otobüslerin hayli gerisinde kalmış.

Fakat bu verdiğim son iki istatistikte dikkat çekmek istediğim bir nokta var. Bu istatistikler ortalama bir yolculuk süresine göre hesaplanıyor. Yani siz İstanbul-Ankara yolculuğunu uçakla yaklaşık olarak kırk dakikada yaparken, arabayla bu yolculuk beş-altı saat sürüyor. Bu durumda ortalama bir araba seferi değil, bir kaç tane sefer yapmış oluyorsunuz hesaba göre. Sonuç olarak, bu istatistiğe göre, arabayla yaptığınız bir yolculukta ölme ihtimaliniz %0.00000004 iken (1 milyar sefer başına 40 ölüm) ortalama bir araba yolculuğunun bir saat olduğunu varsayarsak, İstanbul-Ankara seferini yaptığınız zaman 5 tane ortalama araba yolculuğu yapmış oluyor ve bu ihtimali 5'e katlıyorsunuz. Bu da %0.0000002 ediyor ve bir uçak seferinde ölme ihtimaliniz olan %0.000000117'yi (1 milyar sefer başına 117 ölüm) geçmiş oluyor. Tabii bir araba kazasında ortalama 2-3 kişi ölürken bir uçak kazasında bu rakamın 100'ü geçebiliyor olması da bu istatistiklerde uçağın aleyhine işliyor ama bireysel olarak düşünürseniz uçağın daha güvenli olduğu aşikar.

Bu örnek üzerinden çıkaracağımız sonuç, İstanbul-Ankara yolculuğunun, ticari havayolu şirketleri vesilesiyle yapabileceğiniz en kısa yolculuklardan biri olduğunu da hesaba katarsak; A noktasından B noktasına uçakla gitmek, arabayla gitmekten daha güvenlidir (Amerika'ya gemiyle giderim geyiği için not : aynı hesabı yaptığımız zaman denizyolundan da güvenli çıkıyor). Zaten yukarıda detaylı şekilde anlattığım sebepten dolayı ilk verdiğim ve uçakların birinci sırada yer aldığı 1 milyar kilometre başına ölüm istatistiği kullanılıyor istatistiksel olarak en güvenli taşıma aracı derken.

Tamam da, Uçak Kaza Yaparsa Kesin Ölüyorsun!


İstatistiksel olarak uçağın en güvenli taşıma aracı olduğu söylenen kişinin cevabı hiç bir zaman sekmez. ”Tamam güvenli de, düşerse kesin ölüyorsun!”. Haliyle akla otomatik gelen şey, on bin metre yükseklikten burun üstü yere çakılan bir aliminyum yığınından sağ çıkma ihtimalinin olmadığı (sağ çıksan da daha kara duman, kutup ayıları...). Fakat bunu diyenin lafını da ağzına tıkabiliyoruz artık, çünkü rakamlar öyle söylemiyor.

Öncelikle uçak kazaları nadiren gökyüzündeki düz uçuş esnasında oluyor. İstatistiklere göre 1999 ve 2008 yılları arasında gerçekleşen uçak kazalarının %12'si uçaklar yerdeyken gerçekleşmiş. Diğer kazaların %50'si alçalma ve iniş esnasında, %30'u kalkış ve tırmanma aşamasında meydana gelirken yalnızca %8'i düz uçuş esnasında gerçekleşmiş. En fazla ölümle sonuçlanan kazalar da kalkış ve tırmanma aşamasındaki kazalar. 

Gelelim kazaların ölüm oranına. Her ne kadar korkutsa da, evet şaşırtıcı ama bir uçak kazasından sağ çıkma ihtimaliniz çok yüksek. Gerçekten! 

Amerika Birleşik Devletleri'nde 1983 ve 2000 yılları arasında meydana gelen uçak kazalarına karışan toplam 53487 kişiden 51207'si sağ çıkmış. Yanlış okumadınız. Yani bu kazalardaki ölüm oranı yaklaşık olarak %4.27. 

1920'lerden 2011'e kadar meydana gelen tüm uçak kazalarının %43'ünden sağ çıkan birileri olmuş (kazaların %16'sında ölü sayısıyla ilgili bilgi yok).

Gimli Glider
Havacılık meraklıları ve Air Crash Investigation tutkunları, yakıtı bitip motorları durduğu halde 85 mil süzülerek iniş yapabilen a330'un hikayesini bilirler (o 85 milden önce de 50 mil kadar tek motorla uçtuğunu da eklemekte fayda var). Benzer şekilde yakıtsız kalıp motorları durduğu halde kimsenin kılına zarar gelmeden süzüle süzüle bir drag yarışı pistine inen Air Canada'ya ait Boeing 767'yi de (nam-ı diğer Gimli Glider) bilenler olacaktır. 

Hülasa; uçağım kaza yaparsa kesin ölürüm, sağ çıkma şansım yok, mahvoldum, öldüm, bittim diyenin suratına bu istatistikleri çarpabilir ve yıllar yılı kullanılmış bu argümanı tarihin tozlu sayfalarına katabilirsiniz. Çünkü bir uçak kazasından sağ çıkma olasılığınız hayli yüksek.



2012'nin maşallahı var!


Uçakların gün geçtikçe daha da güvenli hale geldiği bir sır değil. Tutmayın, yine istatistik ve rakam vereceğim.

3 Mart 1974'te Paris'te Düşen THY'ye ait DC-10
1970'ten başlayarak günümüze kadar gelen istatistiklere göz attığımızda her on senelik dönemde uçuş sayısı katlanarak arttığı halde ölüm sayısının biraz daha küçüldüğünü görmekteyiz. 1970'li yıllarda senede ortalama 2435 kişi uçak kazalarında hayatını kaybederken, 2000-2009 yılları arasını kaplayan 10 yıllık sürede (buna da 1970'ler gibi pratik bir isim bulsak ya ?)  bu rakam 1225 olarak karşımıza çıkıyor. Bu sayılara 11 Eylül'ün de dahil olduğunu hesaba kattığımız zaman aslında rakam biraz daha küçük. Uçuş sayısı katlanarak arttığı halde ölüm sayısı neredeyse yarıya inmiş yani.

Marduk'un gelmesini tedirginlikle beklediğimiz 2012 yılı ise havacılık güvenliği açısından şu ana kadar gayet parlak geçiyor. Tam da Mart ayını geride bıraktığımız şu saatlere kadar 2012 yılında toplam 16 kaza gerçekleşmiş ve 60 kişi yaşamını yitirmiş (hepsi küçük 2-3 kişilik uçaklar ve askeri uçaklar). Geçtiğimiz beş senenin ilk üç aylık dilimlerine baktığımız zaman 2007'den 2011'e kadar sırasıyla 206, 135, 161, 125 ve 178 ölüm yaşanmış. 1940'lardan günümüze kadarki sürede en az ölümün yaşandığı 2004 yılında bile bu üç ayda 289 kişi hayatını kaybetmiş. 2012 yılı bu açıdan bakarsak (aman nazar değmesin) oldukça iyi geçiyor şu ana kadar.

Hala korkuyorum ?


Şu kadar şeyi duyduktan sonra hala korkulur mu ? Korkulur. Korkan oluyor. En nihayetinde, içinden çıkamadığınız bir aracın içinde bir sağa bir sola yatıyoruz, hele kalkıştaki o manevralarla içimiz bir acaip olabiliyor. Hele ki yükseklik korkusu gibi farklı etkenlerden dolayı korkuyorsanız durum kötü.

Ama yine de ne kadar güvenli bir taşıma aracının içerisinde olduğunuzu bilin ve bulutların arasında süzülürken bu mühendislik harikalarının içinde emin ellerde olduğunuzdan şüphe duymayın. 


Uçak korkusunun psikolojik yanıyla ve uçak ve havacılık güvenliğiyle ilgili yazacak çok şey var ama onlara daha sonraki yazılarımda tekrar değineceğim. Özellikle uçak güvenliğiyle ilgili yeni şeyler mutlaka yazacağım. Yazımın sonunda, Air Crash Investigation meraklıları için, yukarıda bahsettiğim ama yazı uzadıkça uzadığı için detaylarına giremediğim yakıtı bittiği halde sağ salim iniş yapan iki uçağın hikayelerinin linklerini paylaşıyorum. İyi seyirler ve iyi uçuşlar dilerim.



Not : Yazıda kullanılan istatistikler ve rakamlar çeşitli haber ve havacılık sitelerinden derlenmiş, bazıları haberler vs. üzerinden tarafımdan hesaplanmıştır. ”Bu sayıları nerden buldun, atıyor olmayasın ?” diyenlere ”Valla ben onların yalancısıyım” yanıtını tereddüt etmeden verme hakkım saklıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder